İyotkokusu.com
Hoş geldiniz!
FAHRENHEİT 451
Hazırlayan: Murat Tekineş
Yakmak bir zevkti...Kitabın açılış cümlesi bu! Yetmez mi?
Evet...Yine bir ütopya ama bu öyle böyle değil, sadece ütopya da değil, distopyaların efendisi olabilecek cinsten bir eser...Üzerinde hala gazyağının kokusu olan ve ateşinin yağlı kara isli kanatlarıyla size dokunmak isteyen bir anka kuşu, üzerinize ateş ve kin boşaltmak isteyen bir semender! Çevirilen her sayfada yakılan kitapların sayfalarının o ağır yanık kokusu insanın burnunu sızlatıyor adeta...
İşte! magazin, spor, eğlence, kumar (şans oyunları) TV dizileri, bol renkli ve sesli reklamlar, yüksek teknoloji, lüks düşkünlüğü konuşmalar; kaliteli sanatın, edebiyatın, tarihin, dilbilgisi kurallarının, örf ve adetlerin yerini aldığı zaman, sistem evinize tersine itfaiyecilerini yollayıp, su yerine alev topları püskürten çinko alaşımlı tabancalarıyla bir kitap sayfası dahi kalmayıncaya kadar bilgiyi zerrelerince yok edecektir...
İnsanların neden geceleri sadece dolaşmak için dışarıya çıktığını, özellikle gençlerin neden ormanlarda bisikletle dolaştığını, kuşları seyrettiğini, kelebek topladıklarını ve çiçekleri uzun uzun kokladıklarını bazen de bütün gece uyanık kalıp güneşin doğuşunu izlediklerini öğrenmek için psikiyatriste yollamak, işte! bu totaliter rejim, oligarşik devlet yapısıdır olsa olsa...
İnsanların neden geceleri sadece dolaşmak için dışarıya çıktığını, özellikle gençlerin neden ormanlarda bisikletle dolaştığını, kuşları seyrettiğini, kelebek topladıklarını ve çiçekleri uzun uzun kokladıklarını bazen de bütün gece uyanık kalıp güneşin doğuşunu izlediklerini öğrenmek için psikiyatriste yollamak, işte! bu totaliter rejim, oligarşik devlet yapısıdır olsa olsa...
Ben çok totaliter rejim ütopyası,distopyası ve ağıtı okudum ama böylesi insan onurunu cehennemin dibine gönderen, bilginin kırıntısına, kokusuna bile tahammül edemeyenini ilk defa okudum, iyi ki de okumuşum...
Bu oligarkların rüyalarını gerçekleştirmelerinin en acı yönü şudur ki; süsleyerek anlattıkları rüyalarına bol destekçi bulmaları ve seçimle iş başına gelmeleridir? İnsanlar rüyaların tersinin çıktığını artık görmeliler ve anlamalılar! Rüya soyut bir yalan, bilgi ise somut bir gerçek...Aydınlığı küllerinden doğuran yine insandır. Çünkü insanın olduğu her yerde akıl var, duygu var, bilgi var pusula olarak...
KİTAPTAN ALINTI:
Roman'ın kahramanı Guy Montag, yaptığı işi yani kitapları yakan itfaiyecilik mesleğini sorgulamaya başladığında, şef yüzbaşı Beatty ona; gerçek şu ki, fotoğrafçılık gelene kadar biz pek yol alamadık. Sonra 20.YY 'ın başlarında sinema doğdu. Radyo, TV. yaygınlaştı. Kitleler basitleşmeye başladılar. Önceleri kitaplar birkaç kişiye çekici gelmişti, şurada, burada, her yerde. Onlar farklı olmayı göze alabiliyorlardı.
''Özetin özeti, özetin özetinin özeti. Politika mı? Bir sütun, iki cümle, bir başlık! Sonra orta yerde her şey kaybolur! Yayıncılar, sömürücüler, radyo-televizyoncuların ellerinde adamın beyni öylesine döndürülür ki, sanki bir santrifüj tüm vakit kaybettiren düşünceleri savurup atar.''
''Okullar kısaltıldı, disiplin gevşedi, felsefe, tarih, dil dersleri kalktı ve imla kuralları gitgide ihmal edilmeye başlandı, en sonunda tümüyle yok sayıldı.
Düğmelere basmaktan, anahtarları döndürmekten, somunları ve cıvataları sıkmaktan başka bir şeyi öğrenmeye ne gerek var?'' Düğmenin yerini fermuar aldı, insanın gündoğumunda giyinirken düşünecek kadar bile zamanı, bir felsefe saati dolayısıyla da melankoli saati yok.
''Anladın mı Montag? Devletten tepeden inme gelmedi bunlar. Ne baskı, ne uyarı, ne sansür başlangıçta hiçbiri yoktu, hayır. Bu oyunu teknoloji, kitlelerin sömürüsü, azınlıkların baskısı devam ettirdi. Okullardan araştırmacı, eleştirmen, bilgin, simgesel yaratıcılar yerine; yarışçılar, aylaklar, kapkaççılar, uçucular, yüzücüler çıkınca ''entellektüel'' sözcüğü de hak ettiği üzere bir küfür haline geldi. Her zaman bilinmeyenden korkarsınız. Hepimiz birbirimize benzemeliyiz. Hiç de Anayasa'nın dediği gibi, kimse eşit ve özgür doğmamıştır. Herkes eşit yapılır !''
Kitaptaki insanlar tüm kitaplar yakıldığı için, hepsi bir veya birkaç kitap ezberlemişti ya da sayfa. Unuttukları şey buydu işte; Tüm kitaplar hafızalara kaydediliyordu. İşte o kütüphaneleri yok edemediler!..Ben de ondan sonra bu kitabı ezberlemeye karar verdim ve ezberleyip çocuklarıma anlatmaya...Çünkü; bu kara, yağlı ve isli ütopyanın gerçekleşmesine ramak kaldı???
Kitaptaki insanlar tüm kitaplar yakıldığı için, hepsi bir veya birkaç kitap ezberlemişti ya da sayfa. Unuttukları şey buydu işte; Tüm kitaplar hafızalara kaydediliyordu. İşte o kütüphaneleri yok edemediler!..Ben de ondan sonra bu kitabı ezberlemeye karar verdim ve ezberleyip çocuklarıma anlatmaya...Çünkü; bu kara, yağlı ve isli ütopyanın gerçekleşmesine ramak kaldı???
Mutlaka okunması gereken eşsiz ve nadide eser. Seçkin bir beynin ürünü...
Okuduğum için kendimi mutlu hissediyorum ve hala okuyabildiğim için de şanslı?
Fahrenheit 451: kitap kağıtlarının yanıp tutuştuğu ısı derecesidir.
İthaki Yayınları
Okuduğum için kendimi mutlu hissediyorum ve hala okuyabildiğim için de şanslı?
Fahrenheit 451: kitap kağıtlarının yanıp tutuştuğu ısı derecesidir.
İthaki Yayınları
04/01/2015
Çanakkale
Çanakkale
Yorumlar - Yorum Yaz